Neden Türkiye’de Beyin Haftası kutlamalarını başlattık?

 Mümin Sekman Her Şey Beyinde Başlar adlı kitabında, neden Türkiyede Beyin Haftası kutlamalarını başlattıklarını şöyle anlattı:

Neden Türkiye’de beyin haftası kutlamalarını başlattık?

Kültürümüzde beyne verilen değeri yüceltmek ve beyni doğru kullanma bilincini yaygınlaştırmak için bir kampanya başlattık. Her sene 13-19 Mart tarihlerini “Beyin Haftası” olarak kutluyoruz.

Amacımız beyin gücüne dikkat çekmek ve kamuoyunu ‘beyni doğru ve etkili kullanma’ hakkında bilinçlendirmek.

Dünyada da yaklaşık 70 ülkede binlerce kurum tarafından Mart ayının üçüncü haftası “Beyin Haftası” olarak kutlanıyor.

Bu hafta kapsamında, akademik kongrelerde beyinle ilgili en son keşifler sunuluyor, okullarda çocuklara beyni sevdiren oyuncaklar veriliyor, halka açık konferanslarda beyinle ilgili sorular cevaplanıyor.

Beyin haftası kutlamaları, birçok ülkede sivil toplum kuruluşları tarafından yürütülse de, bazı ülkeler beyin yılı ilan ederek bu çabaları yoğunlaştırıyorlar.
Kitabın girişinde de yazdığım gibi:

• ABD kongresi aldığı bir kararla 1990-2000 yılları arasını “beyin 10 yılı” ilan etti.
• Danimarka 1997 yılını beyin yılı ilan etti.
• İsveç 1998 yılını beyin yılı ilan etti.
• Avusturya hükümeti 1999 yılını beyin yılı ilan etti.
• Avrupa beyin komisyonu, 2014 yılını beyin yılı ilan etme kararı aldı.

Türkiye olarak biz neden böyle bir şeyi yapmayalım, bizim başımızda eksik olan bir şey mi var?

Türkiye “Beyin Haftası”nın üç boyutu

Beyin haftası projemizin bireysel, kurumsal ve toplumsal boyutları var.
Bireysel boyutta amacımız, bu hafta aracılığıyla çok sayıda insanın beyninin nasıl çalıştığını öğrenmesi ve beynini daha verimli kullanmaya başlamasını sağlamak.

Kurumsal boyutta amacımız, kurumların çalışanlarını beynin doğru kullanımı konusunda bilinçlendirmesini sağlamak. Kamu kurumları, okullar ve şirketler çok sayıda insanı hızla bir araya toplama imkânına sahipler. Bu gücü o insanların iyiliğine olan bir amaç için kullanabilirler. Öğretmenler, İK müdürleri ve eğitim sorumluları kurumlarında beyin hakkında bilinçlendirici etkinlikler yapabilirler.

Üçüncüsü ise toplumsal boyut. Bu boyut kültürümüzde beyne verilen önemin yüceltilmesi ile ilgili. Daha akıllı bir toplum olmak, beyin gücüne saygılı, beyin değerini kutsayan bir kültürün oluşmasına katkıda bulunmak istiyoruz. Sivil toplum liderleri ve siyasileri bu konuları gündemlerine almaları için bilgilendiriyoruz.

TBMM bir yılı beyin yılı ilan etmeli

Bu çerçevede, bazı sosyal projelerimiz var.  

Türkiye’de en az bir yılın, TBMM kararıyla “beyin yılı” ilan edilmesini istiyoruz. Bu süreçte kamusal söylemlerle beyne verilen değerin yüceltilmesi sağlanabilir. Beyin gücü “resmen” onore edilebilir.

Ayrıca MEB tarafından okullarda “Beyin Okuryazarlığı” derslerinin konmasını öneriyoruz. Temel beyin eğitimi ve beyin temelli öğretim çok önemlidir. Beynini kullanarak okumayı öğrenen çocukların, beyin üzerine bir şey okumadan mezun olması mantıksız bir durumdur.İlkokuldan başlayarak beynin gücü ve çalışma şekli öğretilmelidir.

İngilizlerin ünlü devlet adamı Churchill, “Geleceğin imparatorlukları, zihin imparatorlukları olacaktır,” demişti. Türkiye’nin artık beyin temelli kalkınma politikasını üretmesi gerektiğini düşünüyoruz.

2010 yılı verilerine göre dünyanın 17. büyük ekonomisi durumunda olan Türkiye, aynı yıl Birleşmiş Milletler tarafından hazırlanan “İnsani Gelişmişlik Endeksi”nde 83. sıradaydı! Bu veri, beyin temelli kalkınma modeline ne kadar ihtiyacımız olduğunu gösteriyor.

Muhtaç olduğumuz güç beynimizde mevcuttur.

9000’den fazla beyin ameliyatı yaparak ABD’de saygın bir yer edinen beyin guru(ru)muz Prof. Gazi Yaşargil, beynin önemini şöyle anlatıyor:

“Beyninize güvenin ve yılmadan çalışın. Tüm insanlığa sesleniyorum, muhtaç olduğunuz kudret hepinizin beyninde! Çağın siyasal, ekonomik ve kültürel sorunları, ‘gereken kudret beynimizde mevcuttur’ yaklaşımıyla aşılabilir. Beyninizdeki cevher iyi işlenirse kendinize, milletinize, insanlığa, evrenimize büyük değerler kazandırılabilir.”

Beyne duyulan saygıyı artırmak ve beyni doğru kullanma bilincini yaygınlaştırmak, işbirliğini gerektiren kapsamlı ve kritik bir konudur. Bu konuda hepimizin yapabileceği bir şey bulunuyor.

Sadece okur olarak bile çok şey yapabilirsiniz. Okuduklarınızı öğrenir ve hayatınıza uygularsanız, dünyadan beynini bilinçsizce kullanan bir kişiyi eksiltirsiniz!
Okuduklarınızı başka insanlara da öğreterek, beyin elçimiz olabilirsiniz. Bunun için kitaptan öğrendiklerinizi 3 kişiye öğretmeniz harika bir başlangıç olur.

Duyarlılığınız için teşekkür ederim.

Mümin Sekman

(Yazarın Her Şey Beyinde Başlar adlı kitabından alıntıdır)